1. Giriş
Eş durumu mazeret tayini, kamu görevlilerinin aile birliğini sağlamak amacıyla, özellikle eşlerinin görev yerlerine yakın bir yerde çalışmasını sağlamak için yapılan tayin işlemleridir. Türkiye’de, eş durumu tayinleri, devlet memurlarının aile hayatını düzenlemeye yönelik olarak hukuki bir temele dayanır. Bu tayinler, devletin çalışanlarının sosyal haklarını ve aile bütünlüğünü koruma amacını taşır. Ancak eş durumu mazeret tayini, yalnızca belirli şartlar altında ve belirli kurallar çerçevesinde yapılabilir.
2. Eş Durumu Mazeret Tayinine İlişkin Hukuki Çerçeve
Eş durumu tayini, Türk kamu görevlileri için 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda düzenlenmiştir. Kanunun ilgili maddeleri, devlet memurlarının eş durumu nedeniyle tayin taleplerinin nasıl değerlendirilmesi gerektiğini belirler. Aynı zamanda, kamu görevlilerinin eşlerinin de memur olmaları ve görev yerlerinin tayin edilecek kişinin görev yeriyle uyumlu olması gibi şartlar da göz önünde bulundurulmalıdır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda, kamu görevlilerinin yer değiştirmeleri ve tayin talepleri, belirli mazeretler dahilinde yapılabilir. Eş durumu, bu mazeretler arasında yer alır.
2.1 657 Sayılı Kanun’a Göre Eş Durumu Mazeret Tayini
657 sayılı Kanun’un “Yer Değiştirme” başlıklı 72. maddesi, memurun eş durumu nedeniyle tayin talebini nasıl düzenlediğini açıklamaktadır. Maddeye göre, bir devlet memurunun, eşiyle birlikte aynı şehirde ya da aynı kurumda görev yapabilmesi için başvuracağı yer değiştirme işlemi, yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların onayıyla gerçekleşir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 72. maddesi şu şekildedir:
“Eş durumu mazeret tayini: Yeniden veya yer değiştirme suretiyle yapılacak atamalarda; aile birimini muhafaza etmek bakımından kurumlar arasında gerekli koordinasyon sağlanarak memur olan diğer eşin de isteği halinde ataması, atamaya tabi tutulan memurun atandığı yere 74 ve 76. maddelerde belirtilen esaslar çerçevesinde yapılır. Yer değiştirme suretiyle atanmaya tabi memurun atandığı yerde eşinin atanacağı teşkilatın bulunmaması ya da teşkilatı olmakla birlikte niteliğine uygun münhal bir görev bulunmaması ve ilgilinin de talebi halinde, bu personele eşinin görev süresi ile sınırlı olmak üzere aşağıdaki şartlarda izin verilebilir.”
Eş durumu mazeret tayini için başvurulan yerin kadro durumunun uygun olması ve başvurulan bölgenin yeterli açık kadroya sahip olması gerekmektedir.
2.2 Milli Eğitim Bakanlığı’na Göre Eş Durumu Tayin Düzenlemeleri
Eş durumu tayinleri özellikle öğretmenler için önemli bir konu olup, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) kendi yönetmeliklerinde daha detaylı düzenlemelere yer verir. MEB’in düzenlemeleri, öğretmenlerin eş durumu tayini başvurularında dikkate alınacak hususları belirler.
MEB’e bağlı öğretmenler, her yıl belirli dönemlerde eş durumu tayini başvurusu yapabilirler. Eş durumu tayin başvuruları, ancak ilgili kadronun uygun olması ve yer değiştirme için gerekli şartların sağlanması durumunda değerlendirilebilir. Ayrıca, başvurularda eşlerin aynı ilde ya da aynı okulda çalışması da önemli kriterlerden biridir.
3. Eş Durumu Mazeret Tayininde Değerlendirilen Kriterler
Eş durumu tayinlerinde, başvurunun değerlendirilmesinde dikkate alınan çeşitli kriterler vardır. Bu kriterler, başvuran memurun eşinin görev durumu, başvurulan yerin açık kadro durumu ve başvurulan yerin kamu görevlisinin ihtiyaçlarına göre değişkenlik gösterebilir. Bu bağlamda, başvurular şu unsurlar göz önünde bulundurularak değerlendirilmektedir:
3.1 Eşin Görev Durumu ve Memuriyet
Eş durumu tayini talep eden kişinin eşinin de bir kamu görevlisi olması gerekmektedir. Eşin aynı ilde veya ilçede çalışıyor olması, tayin başvurusunun kabul edilmesi açısından önemlidir. Ancak eşin başka bir şehirde görev yapıyorsa, bu durumda tayin talebinin onaylanabilmesi için çeşitli şartların sağlanması gereklidir. Örneğin, eşin çalıştığı kurumda açık pozisyonun bulunması, tayin için gerekli olan önceliklerden biridir. Bununla birlikte yerleşik yargı kararlarında davadışı eşin aynı il/ilçe sınırları içerisinde başkaca idari bir birimde çalışmasının mümkün olmaması halinde; idari teşkilatı geniş olan kurumdaki eşin başvurusunun kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
3.2 Açık Kadro Durumu ve İhtiyaç
Eş durumu tayini başvuruları, tayin yapılacak bölgedeki kadro durumuyla da doğrudan ilişkilidir. Başvurulan yerin kadro durumu ve o bölgedeki kamu görevlisi ihtiyacı, tayin başvurularının kabul edilmesinde belirleyici faktörlerden biridir. Ayrıca, başvurulan yerin o anki personel sayısı da göz önünde bulundurularak kadro açığı olup olmadığına bakılır.
3.3 Aile Birliği ve Sosyal Etkiler
Aile birliğinin korunması, eş durumu tayinlerinin ana amacıdır. Kamu görevlilerinin eş durumu nedeniyle tayin edilmesi, ailevi yükümlülükleri ve sosyal sorumlulukları da dikkate alır. Eşlerin birlikte yaşayabilmesi, çocukların eğitim durumu ve sağlık problemleri gibi faktörler, eş durumu tayin taleplerinin değerlendirilmesinde önemli rol oynar.
4. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar ve Eleştiriler
Eş durumu mazeret tayinleri, uygulamada bazı zorluklarla karşılaşmaktadır. Bu zorlukların başında, eşlerin görev yaptığı kurumlarda açık pozisyonların olmaması veya başvurulan yerin ihtiyacı doğrultusunda uygun kadroların bulunmaması gelmektedir. Ayrıca, tayin talepleri her zaman talep edilen bölgelerde kabul edilmemekte ve kurumlar arasında görevlendirmelerde farklılıklar yaşanabilmektedir. Bu da, çalışanların eş durumu nedeniyle ailelerini birleştirememelerine neden olmaktadır.
Anayasa’nın 20. maddesinin ikinci fıkrası ve “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması” kenar başlıklı 13. maddesinde yer alan “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.” şeklindeki hüküm dikkate alındığında, aile hayatına saygı hakkının mutlak ve sınırsız bir hak olmadığı görülmekle birlikte Anayasanın 20.maddesinde vurgulanan en önemli husus; temel hak ve hürriyetlerin özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabileceği hususudur. Özellikle aile birliğinin korunması gerekliliği karşısında; idarenin “takdir yetkisi” başlığı ile hiçbir gerekçe ve değerlendirme yapılmaksızın başvurular reddedilmesi ciddi hak ihlallerine neden olmaktadır.
Bir diğer sorun ise, eş durumu tayin taleplerinin çoğu zaman kadro ihtiyaçları ve personel gereksinimleri ile sınırlı kalmasıdır. Bu durum, başvuruları değerlendiren idari birimlerin, aile birliğini koruma amacını yeterince ön planda tutmadığı eleştirilerine yol açmaktadır.
5. Yargısal Görüşler
Eş durumu mazeret tayinlerinde idare mahkemelerinin içtihatlarında bir birlik yoktur. Bununla birlikte somut olay ve ihtiyaçlara göre idarenin ret kararların kaldırıldığı görülmektedir.
5.1.İstanbul BİM 1. Dava Dairesi 2017/120 E. Sayılı Kararı
“ Davacının eşi her ne kadar 657 sayılı kanuna tabi ise de, çalıştığı kurum olan Edirne Belediyesi’nin yerel yönetim birimi olması dikkate alındığında, davacının eşinin Edirne Merkez’de çalışmak dışında bir şansının bulunmadığı, kurum değiştirmeden Merkez dışında bir yerde çalışamayacağı açık olup,bu sebeple aile birliğinin emini için davacının eşinin işinin dikkate alınması gerektiği anlaşılmaktadır..Bu itibarla olayda gerek Anayasa gerekse de ilgili diğer mevzuat koruması ile emredilen aile birliği mazeretinin göz ardı edilemeyeceği, aksi halde davacının aile birliğinin tesis edilme imkanının olmayacağı açık olup, davacının eş durumu mazereti sebebiyle atanma talebinin reddine dair dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.”
5.2. İzmir 5. İdare Mahkemesi 2019/1284 E. Sayılı Kararı
“Olayda; davacının 2017 yılından beri aile birliği mazereti sebebiyle eşinin görev yaptığı İzmir İli, Bornova İlçesine atama talebinde bulunmasına karşın taleplerinin reddedildiği, anılan süre zarfında davacının dönem dönem aylıksız izne ayrıldığı, en son … tarihinde İzmir İli, Bornova İlçesi, Batıçim İlkokulunda 2019-2020 eğitim öğretim yılının birinci yarı yılında geçici olarak görevlendirildiği, aile birliğinin sağlanması adına davacının eşinin İzmir İli, Kınık İlçesine atama talebinde bulunduğu, ancak İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünün ilçelerde teşkilatlanması bulunmadığından eşinin talebinin de reddedildiği, davacının eşinin kurum değiştirmeden İzmir İli, Bornova İlçesi dışında çalışma şansının bulunmadığı hususu da dikkate alındığında, gerek Anayasa, gerekse de ilgili diğer mevzuat ile korunması emredilen aile birliği mazeretinin gözardı edilemeyeceği, aksi halde davacının aile birliğinin tesis edilme imkanının olmayacağı anlaşıldığından, davacının eş durumu mazereti sebebiyle atanma talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.”
5.3. Denizli 1. İdare Mahkemesinin 2022/252 E. Sayılı Kararı
“Olayda; davacının Denizli İli, Çardak İlçesi, Söğüt Köyü İlkokulunda görev yaptığı, yenidoğan bebeği nedeniyle aylıksız izne ayrıldığı, davacı vekili tarafından sunulan … tarih ve … sayılı Denizli Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü yazısı uyarınca davacının eşinin “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Afet ve Acil Durumlara ilişkin Hizmet Standartları ve Akreditasyon Esaslarının Belirlenmesi Hakkında Yönetmelik” gereği olası afet ve acil durumlarda en kısa zaman diliminde görev mahalline hareket edeceğinin belirtilmesi nedeniyle il merkezinde kurum adresine yakın bir mahalde ikamet etmesi zarureti bulunduğunun belirtildiği, bu durumda davacının eşinin kurum değiştirmeden Denizli İli, Çardak İlçesi dışında çalışma şansının bulunmadığı hususu da dikkate alındığında, gerek Anayasa, gerekse de ilgili diğer mevzuat ile korunması emredilen aile birliği mazeretinin gözardı edilemeyeceği, aksi halde davacının aile birliğinin tesis edilme imkanının olmayacağı anlaşıldığından, davalı idarece, davacının eş durumu mazeretinin değerlendirilmesi için eşinin görev yaptığı İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı ile koordinasyon kurulması gerekirken, bu yapılmayarak davacının eş durumu mazereti sebebiyle atanma talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.”
6. Sonuç
Eş durumu mazeret tayini, kamu görevlilerinin aile bütünlüğünü koruma adına önemli bir hak ve düzenleme sunmaktadır. Ancak bu uygulamanın başarılı olabilmesi için yer değiştirme işlemleri, kadro durumu, ihtiyaçlar ve sosyal faktörlerin dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. Kamu kurumları ve devletin bu alandaki düzenlemeleri, çalışanların ailevi ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlasa da, uygulamada karşılaşılan bazı zorluklar ve bürokratik engeller, eş durumu tayinlerinin her zaman arzu edilen şekilde sonuçlanmamasına neden olmaktadır. Bu nedenle, eş durumu tayinlerinin daha adil ve esnek bir şekilde uygulanabilmesi için gerekli hukuki düzenlemelerin gözden geçirilmesi faydalı olacaktır.
İdareye yapılan başvurudan sonra; idarenin 30 gün içerisinde cevap vermemesi veya ret cevabı vermesi halinde ilgililerin hak düşürücü süreye maruz kalmaksızın 60 gün içerisinde dava açmaları gerekmektedir.