Giriş
Türk Ticaret Kanunu’na (TTK) göre anonim şirketler ve kooperatifler, ticari faaliyetleri sürdürürken hukuki süreçlerin doğru bir şekilde yönetilmesi gereken önemli kurumlardır. Bu bağlamda, anonim şirketlerde olduğu gibi yapı kooperatiflerinde de hukuki işlemlerin profesyonel bir destekle gerçekleştirilmesi, hem şirketin hem de kooperatifin sağlıklı bir şekilde faaliyet göstermesini sağlar. 2001 yılında başlayan ve 2008 yılında yapılan düzenlemelerle güçlendirilen anonim şirketlerde avukat bulundurma zorunluluğu, yapı kooperatifleri için de benzer şekilde değerlendirilmiştir. Bu makalede, anonim şirketler ve yapı kooperatiflerinde avukat bulundurma zorunluluğu, bu zorunluluğun kapsamı, ilgili yasal düzenlemeler ve uygulama hususları ele alınacaktır.
Anonim Şirketler ve Yapı Kooperatiflerinde Avukat Bulundurma Zorunluluğunun Hukuki Dayanağı
Türkiye’de anonim şirketlerde avukat bulundurma zorunluluğu, ilk kez 2001 yılında uygulanmaya başlanmış ve 5728 sayılı Kanun ile 23/01/2008 tarihinde yasal bir dayanağa kavuşturulmuştur. 08/02/2008 tarihinden itibaren yürürlüğe giren bu düzenleme, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinde de yer bulmuştur. Avukat bulundurma zorunluluğu, anonim şirketlerin hukuki süreçlerinde profesyonel destek alarak faaliyetlerini düzgün bir şekilde yürütmesini sağlamayı amaçlamaktadır.
Yapı kooperatifleri için ise sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu, sadece belirli koşullar altında geçerlidir. Yapı kooperatiflerinin faaliyet alanı, genellikle inşaat ve gayrimenkul sektöründe olduğu için, bu kooperatiflerin de hukuki işlemlerinde profesyonel destek alması gereklidir.
Hangi Anonim Şirketler ve Yapı Kooperatifleri Avukat Bulundurmak Zorundadır?
Türk Ticaret Kanunu ve Avukatlık Kanunu’ndaki düzenlemelere göre, avukat bulundurma zorunluluğu, anonim şirketlerin ve yapı kooperatiflerinin büyüklüğüne ve faaliyet türüne bağlı olarak farklılık göstermektedir.
1. Anonim Şirketler için Avukat Bulundurma Zorunluluğu:
Anonim şirketlerde avukat bulundurma zorunluluğu şu koşullar altında geçerlidir:
- 1.250.000,00 TL ve üzeri esas sermayeyle kurulan ve tescil edilen anonim şirketler,
- 1.250.000,00 TL’nin altında bir sermaye ile kurulmuş, ancak sonradan 1.250.000,00 TL ve üzeri sermayeye ulaşmış anonim şirketler de avukat bulundurmak zorundadır.
Önemli bir husus, anonim şirketin kuruluş aşamasında esas sermayenin tamamının ödenmiş olması gerekmediğidir. Yani, şirket tescil edilirken esas sermaye 1.250.000,00 TL veya üzeri olarak belirlenmiş ve bedelinin tamamı ödenmemiş olsa dahi, bu şirketin avukat bulundurması zorunludur.
2. Yapı Kooperatifleri için Avukat Bulundurma Zorunluluğu:
Yapı kooperatiflerinde ise avukat bulundurma zorunluluğu, yalnızca yapı kooperatiflerine yöneltilmiş bir zorunluluktur. Ancak, üye sayısı yüz ve daha fazla olan kooperatiflerde, eğer kooperatif iştigal alanı yapı dışı ise, sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu bulunmamaktadır. Sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu yalnızca yapı kooperatiflerine uygulanmaktadır. Bu durum, kooperatiflerin faaliyet türüne göre belirlenir.
Sermaye Artışı ve Avukat Bulundurma Zorunluluğu:
Esas sermayesi en az sermaye tutarının beş katını aşmayan anonim şirketlerin sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu yoktur. Ancak, sermaye artışı sonucu, esas sermayesi en az sermaye tutarının beş katına ulaşan ve/veya aşan anonim şirketler için, şirket genel kurulunun ilgili sermaye artırımı kararının ticaret siciline tescili ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edilmesiyle birlikte, sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu doğmaktadır (TTK m. 455 ve m. 456(5)).
Sözleşmeli Avukat Tanımı ve Uygulama Şartları
Kanun, sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğundan bahsetmektedir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta, sözleşmeli avukatın yalnızca serbest avukatlar olabileceğidir. Sözleşmeli avukat, münhasıran kendi adına iş görmekte olan ve serbest meslek erbabı sayılan, avukatlık sözleşmesi imzalamaya yetkili kişilerdir.
Bir şirket bünyesinde iş sözleşmesi ile çalışan avukatlar, yalnızca iş sözleşmesi ile çalıştıkları için avukatlık sözleşmesi yapamazlar. Bu nedenle, anonim şirketler ve yapı kooperatifleri, sözleşmeli avukat bulundurma yükümlülüğünü yerine getirebilmek için yalnızca serbest meslek erbabı olan, baroya kayıtlı avukatlarla sözleşme yapmalıdır. Aksi halde, iş sözleşmesi ile çalışan bir avukat sözleşmeli avukat olarak kabul edilmeyecek ve kanunun öngördüğü yükümlülük yerine getirilmemiş sayılacaktır.
Bu durumda, anonim şirketler ve yapı kooperatifleri, Türkiye’deki herhangi bir baroya kayıtlı ve serbest çalışan avukatlarla ya da avukatlık ortaklıkları ile avukatlık sözleşmesi akdetmek zorundadır.
Avukat Bulundurma Zorunluluğuna Uyulmaması Durumunda Uygulanan Cezalar
Avukatlık Kanunu’nun 35/3 maddesi, anonim şirketlerin ve yapı kooperatiflerinin avukat bulundurma zorunluluğuna uymamaları durumunda uygulanacak idari para cezasını belirlemektedir. Buna göre, sözleşmeli avukat bulundurmayan anonim şirketler ve yapı kooperatifleri için Cumhuriyet Savcısı tarafından idari para cezası uygulanır. Bu ceza, sanayi sektöründe çalışan 16 yaşından büyük işçiler için yürürlükte olan asgari ücretin iki aylık brüt tutarı kadar olacaktır.
Cezanın belirlenmesi ve uygulanması, şirketin veya kooperatifin merkezinin bulunduğu Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılmaktadır.
Sonuç
Türk hukukunda anonim şirketler ve yapı kooperatiflerinde avukat bulundurma zorunluluğu, hukuki süreçlerin etkin bir şekilde denetlenmesi ve yönetilmesi amacıyla getirilmiştir. Bu zorunluluğa uyulmaması, şirketler ve kooperatifler için ciddi yaptırımlara yol açabileceği gibi, aynı zamanda hukuki risklerin yönetilmesinde aksamalara neden olabilir. Bu sebeple, anonim şirketler ve yapı kooperatiflerinin, faaliyetlerinde profesyonel hukuki destek alması, sadece yasal bir gereklilik değil, aynı zamanda uzun vadeli başarıları ve güvenlikleri için kritik bir faktördür.. Bu sebeple, anonim şirketlerin faaliyetlerinde profesyonel hukuki destek alması, sadece yasal bir gereklilik değil, aynı zamanda şirketin uzun vadeli başarısı ve güvenliği için kritik bir faktördür.